Alkol ve Madde Kullanım Bozuklukları

 

Alkol ve Madde Kullanım Bozuklukları Hakkında Tüm Merak Edilenler

Alkol ve çeşitli maddelere olan bağımlılıklar ve bu durumun ilerleyen süreçlerde kişinin sağlıklı düşünme, sağlıklı davranma gibi yetilerini kaybetmesi sonucu gelişen bozukluklardır.

Bağımlılık tanımı insanların dürtülerini kontrol edememesi sonucunda bir olguya, nesneye veya bir maddeye muhtaç hale gelmesi olarak genelleştirilebilir.Kişi bağımlılığının ilerleyen süreçlerinde bu nesneler veya maddeler olmadan hayatını devam ettiremeyeceğini düşünür.

Kişiler bağımlı olmayan iten bazı faktörler bulunmaktadır.Bunlardan en önemli etken keyif verici bir unsurun bulunmasıdır.Yani bir maddeyi, kişiyi, nesneyi veya kimyasalı çekici kılan neden, onun bireye sunduğu keyif, günlük kaygılardan, olumsuz düşüncelerden uzaklaştırması ve rahatlamasını sağlamasında yatar.

Genç bireylerde çok sık rastlanan madde ve alkol bağımlılıkları gibi çeşitli bağımlılıklar gençlerin gelişim süreçlerinde yaşadığı sıkıntılar, çatışmalar ve iç karmaşaların üstesinden gelirken yaşaynan gerginlik anlarında gençler en zahmetsiz ve en ufak olsa bile keyif alabilecekleri küçük anları bile önemserler.Psikofizyolojik gelişimlerinde sorun yaşayan  gençler ise yine bazı bağımlılık yaratabilecek keyif verici uyarıcı ve maddeleri bir kaçı yöntemi olarak kullanabilmektedir.

Sigara ve alkol bağımlılığı için ilgi duyulan tüketimlerin davranışsal şekilde bağımlılığa dönüşmesidir.Madde kullanımlarında ise bağımlılık duyulan maddeye ilgi duyulmasından daha çok kaçış yolları arayan bireye kolay kaçış yolları sunan maddeye bağımlılık gelişmesi ile olmaktadır.

 Bağımlılık yaratan bazı maddeler ve kimyasallar; alkol, sigara, esrar, uçucu bazı maddeler, eroin, morfin, ketamin, meskalin, kokain gibi sıralanabilir.Tüm bu maddeler haricinde çeşitli besinler, aktiviteler veya nesnelere duyulan ilgide bağımlılık boyutuna ilerleyip kişinin yaşantısını ve psikolojik sağlını tehlikeye sokabilir.

Bağımlılık süreci gelişirken süreç içerisinde yaşanabilecek bazı durumlar bulunmaktadır.

Bağımlılık yaratan unsurun bireyin dikkatini çekmesi,

Bağımlılık duyulan madde ile etkileşimin giderek artması ve günlük hayat kalitesini düşürerek etkilemesi,

Tolerans geliştirmeleri

Günlük aktivitelerden ve sosyal hayattan uzaklaşma kendini geri çekme eğilimi,

Çatışma ve nüksetmeler olarak özetlenebilir.

Günümüz dünyasında bağımlılıklar giderek artmakta, toplumun her kesimi ve her yaş grubunda görülmekle birlikte her ülkede yaygın bir şekilde karşımıza çıkmaktadır. Teknolojik araç gereçlerden, bireylere, kumar, seks gibi zevk unsurlarına ve sosyal çevrede bulunan sevgiliye kadar pek çok kişi, olay ve nesne bağımlılık unsuru olabilmektedir.

Kısa insan hayatında yer edinen her türlü olgu ve olaya bağımlılık geliştirilebilir.Bağımlılıkların temel sebeplerini oluşturan bireylerin iç dünyaları ve psikolojik eksikliklerinin bu maddeler ile doldurulabileceğine olan inancı gelişir ve onsuz yaşamayacağına inanmaya başlar.Ancak hiçbir nesne veya olgu bireyin kendi iç eksikliklerini doldurmaya yetmez ve yetemez.Birey tarafından doldurulma çabası bağımlılık duyulan çeşitli nesneler veya kişilerle doldurulmaya çalışılırsa daha derin bir bağımlılık içine düşülmektende kaçınılamaz.

Bilimsel açıdan bakıldığında ise bağımlılık, biyolojik, sosyolojik, psikolojik, davranışsal, sosyal ve zihinsel boyutları olan bir hastalıktır.Bağımlılıklar tedavi edilebilmekle birlikte bağımlılığa sebep olan temel unsurlar keşfedilmedikçe ve tam olarak tedavi edilmedikçe sürekli tekrarlayabilen bir hal alabilmektedir.

Bağımlılıkların genelleştirilebilen bazı ortak noktaları;

Hayatlarının bir dönemlerinde travma geçirmiş olmaları,

Her şeyi uçlarda yaşamaları,

Ya hep ya hiç algısı ile hareket edilmesi, mantıklı düşünmeden tamamen uzaklaşılması,
Kontrolsüz davranışlar ve kontrolsüz gelişen olaylar içerisinde bulunmaları

Madde kullanımlarını genelde bir olaya bağlayabilmeleri ve kendilerine mazeretler üreterek bağımlılıktan kopmalarının onlara kötü geleceğini düşünmeleri.

Bağımlılıkta Tedavi

Alkol ve madde kullanım bozuklukları tedavi sürecinde yardım alınsa dahi sınırlı yardımlar verilebileceği düşünülen ve danışılanlarıda  zorlayabilen bağımlılıklardır.Fakat bağımlılılıkların daha az bir kesimi tedavi edilemeyecek kadar zor ve tedaviye yanıt vermeme durumundadır.Bağımlılık yaşayan kişilerin büyük çoğunluğunda tedavi süreçlerinde ve ilerleyen olumlu gelişmeler sonucu bireyinde tedaviye sıkıca sarılması ile sonuçlanabilmektedir.Tam da bu yüzden tedavi başlangıcında danışan ve danışılan arasındaki iletişim ve bağ iyi kurulmalı ve birbirlerine inanmalılardır.

Alkol ve madde bağımlılıklarında genel tedavinin üç ayağı bulunmaktadır; biyolojik yaklaşım, psikolojik yaklaşım ve sosyal terapiler vardır.Madde bağımlılıkları beyni etkileyen faktörler ve bozunumlar ile ilişkisinden dolayı bu tedavi aşamalarından biyolojik tedavi en önemlisidir.İlaç tedavileri veya terapilerle desteklenmek isteyen hastalarda biyolojik tedavinin iyi yapılması değerlendirmelerin ve sonuçlarının iyi bir şekilde elde edilmesi, daha sonraki terapi veya ilaç tedavi aşamalarının en sağlıklı ve doğru zamansal planlamalarla birlikte yapılması için çok önemlidir.Terapi mutlaka yapılmalı, gerek duyulduğunda da ilaç tedavisi muhakkak alınmalıdır fakat bağımlılık söz konusu olduğunda sürece saygı duyulmalı ve zamanlamalar iyi planlanmalıdır.

Bağımlılıkta ilaçla tedavi

Hem fiziksel hemde psikiyatrik tedaviyi kapsayan ilaç tedavisi, bağımlılıklarda kullanılan madde veya alkol kullanımına bağlı vücutta gelişebilecek-gelişmiş hastalıklara karşı tedavisi için başvurulabilir.Örneğin alkol bağımlılığının karaciğer üzerinde fonksiyon bozuculuğu ve hatta karaciğer yetmezliğine kadar durumun ilerleyebileceği herkesçe bilinmektedir.Çeşitli vitamin destekleri, kişinin bağımlılık olgusuna göre değişkenlik gösteren antidepresanlar da tercih edilebilir.İlaç tedavisinde önlem almak için kullanılan tedavi yöntemlerinden önce çok iti tanımlamalar yapılmalıdır yanlış veya eksik tedavilerde hastalar çok daha ciddi olumsuz sonuçlara karşılaşabilmekte ve hayatlarını büyük riske sokulabilmektedir.

Bağımlılık tedavisinde psikolojik destek de oldukça önemlidir.Özellikle alkol ve madde kullanımlarına bağlı bağımlılıklarda bililişsel terapiler, davranışçı terapileri psikoteknik uygulamalar, grup terapileri kullanılabilmektedir.

Rehabilitasyon’da bu tarz bağımlılıkların tedavisinde etkin olarka kullanılmaktadır. Kognitif rehabilitasyon adı verilen, bozulmuş veya karışmış beyin fonksiyonlarının kusurlarının giderilmesinde önem arz etmektedir. Terapilerde konulan tanılar üzerinden çeşitlenmektedir; müzik terapileri, sanat terapileri, meşguliyet terapileri gibi ve bu terapileirn ortak amacı tedavi gören bağımlının beyin fonksiyonlarının düzelmesi işleyişinin olumlu yönde seyretmesine yardımcı olur ve zihin meşguliyeti denilen durumla madde kullanım gibi düşüncelerin zihinden uzaklaştırılması da hedeflenmektedir.

Alkol ve madde bağımlılığı kişileri her açıdan etkileyebildiği gibi sosyal çevrelerini de doğrudan etkilemekte ve hayat düzenlerini tamamı ile olumsuz etkileyebilmektedir.İleri seviye bağımlılıkların tedavisinde gittikçe güçleştiği için erken tanı ve erken bir şekilde uzman desteği almak özellikle alkol ve madde bağımlılıklarında altın öneme sahiptir.